24 Ocak 2013 Perşembe

Siret-i Meryem





      Başlayıp tamamlayamadıgım kitaplardandı Siret-i Meryem. Artık kitaplarımı daha rahat elime alabiliyorum, galiba benim miniğim büyüyor. Kitapların, eline kalem alıp karalamalaktan ve sayfalarını tek tek koparmaktan farklı işlevlerinin de olduğunun farkına varıyorsun gün geçtikçe . Yeniden elime alıp baştan başladım. Altını çizmişim bu satırların, seninle de paylaşmak istedim. Duam  El- an ' dan sonsuza, "Rabbim bu isme layık kılsın seni, Meryem ahlakı lütfetsin bize, bir de ebedi alemde sohbetini"...

" Hanne loğusa yatağından doğrularak;
"Ona Meryem adını verdim. Kovulmuş şeytana karşı onu ve soyunu senin korumanı diliyorum Rabbim !  dedi. *  
 Merzanguş'un içi kıpır kıpır oldu...Meryem bir bebeğe konulacak en güzel isimlerden biriydi.İbadet eden, Allah'a kullukta ileri giden, gayretli kisi demekti...
Meryem, Hz. Musa'nın ablasının da ismiydi. Hani annesi, bebek Musa'yı bir sandığa koyarak Nil Nehri'ne salmıştı da ablası Meryem, ırmak boyunca onu takip etmişti; dikkatli, kalbi uyanık ve çok akıllı bir kızdı ...Onun Firavun'un sarayındaki havuza doğru yüzmekte olduğunu görünce sazlıkların ardına saklanmıştı. Sonra da bebeği bulduğu için çok sevinen , firavun'un eşi mübarek Asiye Annemize, ağlamakta olan bu çocuğa sütannelik yapabilecek bir kadın tanıdığını söyleyivermişti. Böylece ablasının yardımı ve teşvikiyle, bebek Musa'yı kendi öz annesi emzirebilmişti... İşte Meryem böyle bir isimdi. Uyanık, gayretli, kolaçan eden, zeki, fedakar ve cesur..."


* ( Al-i İmran, 36)




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...